Çocuğa el fenerini verin ve nasıl çalıştığını gösterin. El fenerini açarak, ışığın farklı yönlere nasıl yönlendirilebileceğini keşfetmelerini sağlayın. Çocuklar, kutuya el fenerinin ışığını yönlendirerek içindeki nesneleri keşfederler. Kutunun içine yerleştirdiğiniz nesnelerle ilgili sorular sorarak çocukların ilgisini çekin ve onları keşfe teşvik edin. Örneğin, “Hangi nesne ışığı daha çok alıyor?” veya “Hangi nesne parlıyor?”
En az 10 çocuktan oluşan bir grup oluşturun ve çocukları bir daire şeklinde oturtun. Bu, çocukların birbirlerini görebilmesini sağlar. Başlangıçta, bir çocuk el fenerini alır ve fenerin ışığını sırayla bir numaraya yönlendirir. Diğer çocuklar, numarayı doğru tahmin edebilmek için dikkatlice sayarlar.
Çocuklarla hazırlık alanında bir araya gelin ve şu soruyla başlayın:
“Sizce yıldızlar gün içinde nerede? Gündüz gökyüzünde parlamazlar mı? “Çocukların cevaplarını dinleyin. Ardından şu soruyu sorun:
“Acaba yıldızlar gerçekten parlamıyor mu yoksa güneş çok parlak olduğu için mi onları göremiyoruz?
Çocuklar yarım daire şeklinde kartların etrafında toplanır. Kutudan resimli kartlar teker teker çıkarılır ve her birine ayrıntılı olarak bakılır, isimlendirilir ve tanımlanır. Çocuklar, ilgili kart çiftlerini bulmak için sırayla arama yaparlar. Tüm kartlar, resim tarafı aşağı bakacak şekilde yere serilir ve karıştırılır.
Çocuklarla birlikte yere oturun ve ayakkabı kutusunu önünüze koyun. Kutunun üstü kapalı ve içerisi görünmesinler. Çocuklar kutuya merakla bakarlar. Her çocuğa bir el feneri verin. Fenerin ışığını kutunun deliklerinden birine tutmalarını isteyin. Işık, kutunun içindeki nesneleri biraz gösterecek. Çocuklar, ışığın kutunun içindeki nesneleri nasıl ortaya çıkardığını fark edecek ve heyecanlanacaklardır.
Çocuklarla gölge ışık atölyesine gidin. Onlara önce karanlık ortamı tanıtarak, ışık ve karanlık arasındaki farkı anlamalarına yardımcı olun. Çocuklar, karanlığın fiziksel olarak nasıl hissedildiğini keşfedecekler. Bu süreç, çocukların karanlıkla ilgili hislerini anlamalarına ve rahatlamalarına yardımcı olur. Karanlık oda, bir slayt projektörü ile aydınlatılır. Çocuklar yere oturur ve duvarda oluşan gölgeleri gözlemlerler.
Çocuklar, bu görseller ve sorular sayesinde evrenin ışık ve karanlıkla nasıl şekillendiğine dair soyut bir bakış açısı geliştirebilirler. Aktivitenin sonunda, çocuklardan evren, ışık ve karanlık hakkında düşündüklerini bir kâğıda çizmelerini isteyin. Onlara “Yıldızlar, gezegenler ve karanlık uzay nasıl görünüyor?” diye sorarak, kendi yaratıcı uzaylarını hayal etmelerini sağlayın. Bu çizimlerde çocuklar, ışığın evrende nasıl hareket ettiğini ve karanlığın rolünü keşfetmeye devam edebilirler.
“Karanlıkta ışık olmak, başkalarına yol göstermek ve onlara yalnız olmadıklarını hissettirmek için parlıyoruz.” Bu cevaplar, Ay’ın içinde bir kıvılcım uyandırmaya başladı. “Belki de benim ışığım, gecenin karanlığında bir anlam bulabilir,” diye düşündü. Ancak yine de tam olarak emin değildi. Ay, yolculuğunu sürdürürken bir gölün yüzeyine rastladı. Su, pürüzsüz bir ayna gibi gökyüzünü yansıtıyordu.
Çocuklar, siyah örtüleri kullanarak bir alanı karanlık bir gece atmosferine dönüştürür. Odanın ışıkları kapalı olmalı, sadece çok az bir ışık bırakılabilir, böylece geceyi daha gerçekçi bir şekilde hissedebilirler. Kartonlardan yıldızlar yapın ve çocuklara bu yıldızları kesmelerini veya boyamalarını sağlayın. Yıldızları farklı büyüklüklerde ve şekillerde yapmalarını isteyebilirsiniz. Çocuklar, yaptıkları yıldızları siyah örtü üzerine yerleştirerek geceyi canlandırır.
Son olarak, çocuk çay ışığını cam bardağın altına yerleştirir ve kapağını sizin yardımınızla vidalar. Bu, bardağın içindeki kış manzarasına ışık ekler.
Kış temalı manzara hazır! Çocuklar, yapıtlarını gözlemleyebilir ve ışığın nasıl parladığını görebilirler.